DünyaGüncel

ATİK: “‘GÜVENLİK“ Zirvesine Karşı Direnişi Büyütmeye Çağırıyoruz!”

Avrupa Türkiyeli İşçiler Konfederasyonu (ATİK)  Münih’te  her yıl toplanan NATO zirvesine karşı yapılan eyleme çağrı yaptı.

ATİK çağrısında, “ATİK olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da, halklara yönelik saldırıların planlarının yapılacağı bu zirveyi bir kez daha protesto ediyoruz. Ve tüm demokrasi güçlerini, anti faşist – anti emperyalist kurumları ve kişileri, 16 Şubat’ta Münih’te düzenlenecek protesto yürüyüşüne katılmaya çağırıyoruz” şeklinde 16 Şubat’ta yapılacak yürüyüşe katılım  çağrısı yaptı.

ATİK, “Münih’te  1964’ten beridir her yıl periyodik olarak toplanan; “Dünya halklarının insanca yaşam haklarını gasp etme, işgal, talan, katliam, haksız savaşları meşrulaştırma merkezi” anlamına gelen Münih NATO “Güvenlik“ Zirvesi, bu yıl 14 – 16 Şubat tarihleri arasında 56. kez tekrar biraraya gelecek…

Bir kez daha “sermaye’nin güvenliğini” en iyi şekilde nasıl sağlayabileceklerini, dolayısıyla da dünya halklarına yönelik yeni saldırılarının planlarını hazırlamak için toplanacaklar…” şeklindeki sözlerle açıklamasına başladı.

“Münih “Güvenlik” Zirvesi, emperyalistler arası dalaşta önemli bir buluşmadır!”

ATİK, Dünyanın dört bir yanında dünya halklarının insanca yaşama hakları sürekli gasp edilirken, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinde makasın ağzı daha fazla açılıp kadınlar ve LGBTİ+ lar hızla toplumsal yaşamın en altına çekilirken,  gençlik daha fazla geleceksizliğe mahküm edilirken; açlık, sefalet, talan, haksız savaşların ve göçleri  daha da artmakta olduğunu dile getirerek, “Tüm bunların sorumlusu olan emperyalist güçler her sene olduğu gibi bu sene de Münih’te biraraya geliyorlar. Vekâlet savaşlarıyla Ortadoğu’yu kan gölüne çevirip, 80 Milyona yakın insanın göç yollarına düşmesine, milyonlarcasının yollarda yaşamlarını yitirmelerine, Avrupa ülkelerine kaydı yapılmış 10.000’in üzerinde mülteci çocuğun adeta buharlaşmasına, milyonlarca kadının taciz – tecavüze maruz kalmasına, sokaklarda yaşamak zorunda kalan evsiz sayısının çığ gibi büyümesine, milyonlarca işçinin işsiz kalmasına, hala bir iş sahibi olabilenlerin ise kölece çalışma koşullarında yaşamasına neden olanlar, Münih’te „güvenlik“ adı altında son savaş ve sömürü politikalarına, silah ticaretlerine bir kez daha bir yol haritası belirlemeye çalışacaklar” dedi.

“16 Şubat’ta Münih’te Zirveyi Protesto Edelim, Halkların Dayanışmasını Büyütelim!”

Açıklamada, geçen yıl gerçekleşen NATO Güvenlik Zirvesi Konferansı, emperyalistlerin kendi aralarındaki birçok çelişkinin su yüzüne çıktığı bir toplantı oduğuna dikkat çekerek,  “Bu durum dünyaca tanınmış gazetelerin küpürlerine; “ABD ve Avrupa arasındaki çatlak derinleşiyor”, “Büyük güçler dünya sorunları karşında iktidarsızlıklarını sergilediler”, “Münih güvensizlik konferansı”  vb. şeklinde yansımıştı…

Her ne kadar emperyalistler arası çelişkiler artık giderek gizlenemeyecek boyuta ulaşmış olsa da, var oluşlarını sürdürebilmek için halklara yönelik saldırılarda hala birlikte hareket edebilmekteler…

Çünkü yaşanan krizlerin faturasını halklara çıkartabildikleri sürece ancak kendileri için fırsata çevirebileceklerini, kendilerini yenileyerek var oluşlarını uzatabileceklerini biliyorlar… Son yıllarda başta Avrupa ülkeleri olmak üzere; dünyanın birçok coğrafyasında devletlerin eliyle ırkçılığın geliştirilmesi/ yaygınlaştırılması, ırkçı sağ partilerin iktidar olması veya parlamentoda güç haline gelmeleri tesadüf değildir.” dedi.

“Bu zirveye katılanlar savaşların, açlığın, ilhak ve işgallerin baş sorumlularıdır”

 

Açıklamada şu ifadeler kullanıldı; “14 – 16 Şubat 2020 “Güvenlik” Zirve Konferansı’nda da yine; NATO için daha fazla bütçenin ayırması, daha fazla silah satışı, silahların teknolojik donanımlarının arttırılması, Ortadoğu başta olmak üzere dünyanın birçok coğrafyasını hangi yöntemlerle kan gölüne çevireceklerini ve tüm bu saldırıları işçi sınıfı ve ezilenlere hangi yöntemlerle fatura edeceklerini vs. tartışacaklar…

Emperyalistlerin savaş aygıtı olan NATO’nun, ezilen halklara sağladığı bir güvenlik politikası hiçbir zaman olmamıştır, olmaz da… Bahsi geçen “güvenlik”; büyük tekellerin, tröstlerin ve onların politikalarını hayata geçiren emperyalist devletler ile onların işbirlikçi ve bağımlı devletlerinin güvenliğidir.

Dolayısıyla buradaki “güvenlik” sözünden anlaşılması gereken şey; kapitalist-emperyalist sistemin devamlılığını sağlaması için ortaya konan güvenlik anlayışıdır.

Zira; „güvenlik“ diye lanse edilen, Münih Savaş Zirvesi’nde, başta faşist TC’nin devlet yetkilileri olmak üzere, bir çok emperyalist ve gerici devletlerin gerici politikalarının sorumluları yer alacaktır. Bu zirveye katılanlar, dünyada hüküm süren savaşların, açlığın, ilhak ve işgallerin baş sorumlularıdır.

ATİK olarak her yıl olduğu gibi bu yıl da, halklara yönelik saldırıların planlarının yapılacağı bu zirveyi bir kez daha protesto ediyoruz. Ve tüm demokrasi güçlerini, anti faşist – anti emperyalist kurumları ve kişileri, 16 Şubat’ta Münih’te düzenlenecek protesto yürüyüşüne katılmaya çağırıyoruz.

Münih “Güvenlik“ Zirvesi Savaş Zirvesidir, Savaş Politikalarına Hayır!

Kahrolsun Emperyalizm, Faşizm ve Her Türden Gericilik!

Yaşasın Enternasyonal Dayanışma!” 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu