Güncel

Birlikte Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi: ‘Sınırdışıları derhal durdurun’

Birlikte Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi, düzenlediği basın açıklamasıyla hazırladıkları 2 haftalık ‘sınır dışı’ edilme raporunu sundu. Raporda, yaşanan birçok hak ihlali ve işkenceye değinilerek ‘Sınır dışıları durdurun’ çağrısı yaptı

İstanbul: Birkaç hafta önce kuruluşunu ilan eden ‘Birlikte Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi’, İnsan Hakları Derneği(İHD) İstanbul Şubesi’nde düzenlediği basın açıklamasıyla, Suriyeli göçmenlere yönelik 2 haftalık sınır dışı edilme raporunu sundu. Binlerce insanın zorla geri gönderildiği belirtilerek sınır dışıların derhal durdurulma çağrısı yaptı. Açıklamaya HDP milletvekili Ahmet Şık ile CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu da katılarak destek verdi.

Açıklamada ilk olarak İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri konuştu. Yoleri, açıklamanın genel taleplerini sıralayarak, göçmenlere yönelik polislerin ırkçı yaklaşımlarının, zorla götürülmelerin, göçmenleri suçlayan ifadelerin bir an önce son bulması gerektiğini belirtti.

‘Yetkililer doğruları söylemiyor’

Hazırlanan raporla ilgili ayrıntıları da İnisiyatif’ten Eyüp Özer paylaştı. Özer, yetkililerin sınır dışı edilmelerin olmadığını savunduğunu ancak gerçeğin böyle olmadığını belirterek binlerce Suriyeli göçmenin sınır dışı edildiğini vurguladı;

“İl göç idaresi ile bir görüşme oldu. Demişler ki, ‘Biz hiç kimseyi sınır dışı etmiyoruz. Sadece suça karışmış olanları geçici barındırma merkezlerinde barındırıyoruz. İstanbul’da kaydı olmayanları ihtar edip bırakıyoruz’. Ama maalesef bu açıklamalar gerçeği yansıtmıyor. Hazırlanan raporda da bunu görebilirsiniz”

Hazırladıkları rapordaki sınır dışı edilme vakalarını da paylaşan Özer, bu geri gönderilmelerden kaynaklı birçok acının yaşandığını belirtti. Konuyla ilgili Suriyeli göçmenlerle birçok kez görüşme gerçekleştirildiği de söyleyen Özer, insanların korku içinde her an geri gönderilme düşüncesiyle yaşadığını belirtti.

Göçmenlerin sınır dışı edilirken maruz kaldığı işkenceye de değinen Özer, göçmenlerin avukatlarla görüştürülmediğini ve insanların bu şekilde muameleye maruz kalmasının kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Son olarak bu konuda herkesi duyarlı olmaya davet eden Özer, sınır dışıların derhal durması çağrısını yaparak konuşmasını sonlandırdı.

Özer’in ardından konuşan HDP milletvekili Ahmet Şık da meclisteki partilerin, başta Suriyeli göçmenler olmak üzere sığınmacılara yönelik politikalarının ırkçı ve faşizan olduğunu vurgulayarak, bu konuda duyarlı olması gereken kesimin DKÖ’ler ve halk olması gerektiğini vurguladı.

Zorla geri dönüşler…

Ayrıca sunulan raporda dikkat çeken bölümlerden biri zorla geri dönüşler oldu. İstanbul’dan Suriye’ye sınır dışı edilen Hisham Mustafa’nın hikayesine yer verildi. Mustafa, 25 gün önce İstanbul’dan sınır dışı edilmişti. Eşi ve çocukları ise Türkiye’de kaldı. Fakat Mustafa 5 Ağustos 2019’da Türkiye’ye geri girmeye çalışırken jandarma tarafından vurularak öldürüldü.

Raporda zorla geri dönüşlere ilişkin şu bilgiler paylaşıldı: “Kişilerin bombardımanların devam ettiği Suriye’ye gönderilmesi hem uluslararası hukuka hem de Türkiye yasalarına aykırı. Bize ulaşan çok sayıda bilgi geri gönderilen herkese zorla gönüllü geri dönüş belgesi imzalatılarak sınır dışı edildiğini göstermekte. Bu uygulama en yaygın uygulama. Ayrıca raporda, Kilis Öncüpınar Geçici Barınma Merkezi’nde görevlilerin kötü muamele uygulayarak, ‘Ya bu belgeyi imzalarsın ya da 6 ay burada kalırsın’ diye tehdit edildikleri belirtildi.

‘Suç işledikleri bahanesi…’

Raporda geri dönenler için en sık kullanılan bahane ise şöyle: Suç işledikleri için geri gönderildikleri bahanesi sık kullanılmaktadır. Gerekli bir resmi belgeyi rejimden alamadığı için muhalif bölgeden almış olan ve bu sebeple sahte belge ilikler suçlanacak sınır dışı edilen bir kişi çok sayıda örnekten biri…

Raporda zorla geri dönüşlerle ilgili şöyle devam edildi: “Başka bir kişi ise bir başkasının gözlerinin önünde tepeden aşağıya dövüldüğünü ve bunun üzerine kendisinin de Geri Dönüş Belgesini imzaladığını ifade etmiştir. Genel ifadeler, Gönüllü Geri Dönüş Belgesinin, tehdit, kötü muamele ve aşağılama yolu ile imzalatıldığını ortaya koymakta. Kişilerin, sınır dışı edildikten sonra Türkiye’ye geri dönme yönündeki çabaları da Gönüllü Geri Dönüş belgelerinin gönüllü olarak imzalatılmadığının göstergesidir. Zorla imzalatılan gönüllü geri dönüş belgeleri geçersizdir ve bu kişilerin sınır dışı edilmeleri suçtur.”

Sınır dışı edilen Mohammed!

Raporda sınır dışı edilen Mohammed’in hikayesine de yer verildi. Mohammed yaşadıklarını şöyle anlattı: “Suriye vatandaşıyım. Gaziantep iline kayıtlı geçici koruma kimlik belgem bulunmakta. Yunanistan’a kaçak olarak geçiş yapmaya çalıştığım için önce geri gönderme merkezinde tutuldum. Beni sorguya çektiler. Önüme bir belge koyup imzalamamı istediler. Hapishanede kalmamak için belgeyi imzaladım. 40 kişilik grupla birlikte sınır dışı edildim.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu